test HAMMADDELER ANSİKLOPEDİLERİ - www.hammaddeleransiklopedisi.com - 2014 - DETERJAN ANSİKLOPEDİSİ - KİMYASAL GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ - ENDÜSTRİYEL SANAYİ BOYALARI ANSİKLOPEDİLERİ - PARFÜM ve RENKLİ KOZMETİK FORMÜLLERİ - SAÇ BAKIM FORMÜLLERİ - CİLT BAKIM FORMÜLLERİ - DEZENFEKTANLAR ANSİKLOPEDİSİ - 1 - DEZENFEKTANLAR ANSİKLOPEDİSİ - 2 - BİTKİSEL KOZMETİK ANSİKLOPEDİSİ - MADENİ YAĞ ANSİKLOPEDİSİ - ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ 1 - ENDÜSTRİYEL ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ 2 - GIDA ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ - 1 - GIDA ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ - 2 - ORGANİK GÜBRELER ANSİKLOPEDİSİ - OTO BAKIM ÜRÜNLER ANSİKLOPEDİSİ - YAPI KİMYASALLARI ANSİKLOPEDİSİ -1 - YAPI KİMYASALLARI ANSİKLOPEDİSİ -2 - PASTALAR ve BOYALAR ve YAPIŞTIRICILAR ANSİKLOPEDİSİ | HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ
HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ




MAKALELER / ORGANİK GÜBRELEME VE PRENSİPLERİ

Organik Gübre ve Gübrelemenin Esasları

 

GÜBRELEME

  • Bitkilerin gelişmesi çok karışık biyokimyasal bir olaydır.
  • Doğal olarak; bitkilerin gelişimini gerçekleştirebilmesi için genel olarak: ısıyı, ışığı, Karbon(C) ve oksijeni(O) dışardan (havadan), diğer besin maddelerini topraktan alırlar.Böylece toprakta organik madde ve besin elementi eksikliği oluşur. Eksilen bu maddelerin takviyesi için gübreleme yapılmalıdır.Burada organik madde hem toprak yapısının iyileştirilmesinde hem de besin elementlerinin takviyesinde önemli rol oynar.
  • Gübrelemeden maksat hem toprakta bitki için gerekli olan bitki besin element miktarını yeterince artırmak ve hem de bu elementlerin optimal muhafaza edilebilmesi ve bitki tarafından kullanabilmesi için gerekli olan organik maddelerinin belli seviyede kalmasını sağlamaktır.
  • Gübrelemenin temel amacı; toprakta eksik olan bitki besin elementlerinin ve organik maddenin verilmesidir. Bu da gübrenin uygun şekil, uygun zamanda ve miktarda verilmesi ile mümkündür.

BİTKİ BESİN ELEMENTLERİ( TEMEL ELEMENTLER)

Doğada bilinen 103 doğal element vardır, bunlardan 60 tanesi bitkilerde görülmektedir. Bunlardan sadece 16 tanesi bitki büyümesi için mutlak gerekli temel elementtir.

  • Elementlerin Bitki Gelişimi İçin mutlak gerekli olup olmadığı nasıl anlaşılır.
  • Bitkinin büyümesi ve hayatını tamamlayabilmesi için gerekli olmalıdır.
  • Etkisi özel olmalıdır, etkisi tamamen diğer elementlerce yerine getirilmemelidir.
  • Bitki enzimlerinin fonksiyon gösterebilmesi için gerekli olmalıdır.
  • Diğer elementlerin etkisini olumsuzlaştırmamalıdır.


Bitki beslenmesi için mutlak gerekli besin elementleri bitkide bulunuş oranlarına göre; makro (fazla miktarda gerekenler) ve mikro veya iz elementler (az miktarda gerekenler) şeklinde gruplandırılırlar.

Makro-elementler Mikro-elementler
Karbon (C) Bor (B)
Hidrojen (H) Klor (Cl)
Oksijen (O) Bakır (Cu)
Azot (N) Demir (Fe)
Fosfor (P) Mangan (Mn)
Potasyum (K) Molibden (Mo)
Kalsiyum (Ca) Çinko (Zn)
Magnezyum (Mg)  
Kükürt (S)  

Makro-Bitki Besin Elementleri:

 

Karbon (C) Bütün organik bileşiklerin temel yapı taşıdır.
Hidrojen (H) Karbonun bulunduğu bütün organik bileşiklerde vardır. Bitki dokuların katyon değişimini düzenler.
Oksijen (O) Organik bileşiklerin yapısında yer alır. Köklerin dış ortamdan anyon alış verişini düzenler.
Azot (N) Hızlı vegetatif büyüme, yaprak, çiçek, meyve ve tohum büyümesini sağlamada kullanılır. Bitkilerde protein oranını artırır. Azot amonyum (NH4+), nitrat (NO3-) )formlarında absorbe edilir.
Fosfor (P) Bitkinin ilk büyümesi, çiçeklenmesi ve kök gelişimini hızlandırır. Olgunluk ve tohum oluşumunu hastens, bitkinin genel dayanıklılığını artırır.
Potasyum (K) Hastalıklara dayanıklılığı sağlar, karbonhidrat, nişasta ve şeker oluşumunu düzenler, meyve üretimi ve kalitesini artırır. Bitkinin su tüketimini düzenlemede kullanılır.
Kalsiyum (Ca) Bitki dokusunun yapısal ve fizyolojik stabilitesinden sorumludur; hücre bölünmesi, hücre duvarı oluşumu ve hücre genişlemesi. Enzimlerin aktivasyonunda görev alabilir.
Magnezyum (Mg) Klorofilin merkezinde bulunur (yaprak yeşili), fotosentezin gerçekleşmesini sağlar. Fosforun alımı ve taşınımını destekler, yağ oluşumuna yardımcı olur. Karbon dioksitin (CO2) asimilasyonu ve protein sentezini destekler.
Kükürt (S) Aminoasitlerin yapısında yer alır, protein sentezini hızlandırır. Bu nedenle kükürt eksikliği belirtileri, azot yetersizliği simptomlarına benzer. Aynı zamanda yağ sentezi ve hücre duvarlarının yapısında yer alır.
Bor (B) Meristem aktivitesinin sağlanması için protein sentezini hızlandırır (meristem, büyüme uçları). Hücre duvarının yapısında yer aldığı için, hücre membranlarında karbonhidrat transferini destekler, köklerin büyümesini sağlar, çiçek oluşumunda kullanılır.
Klor (Cl) Fotosentez için gereklidir. Sudan oksijen üreten enzimlerin aktivasyonunu sağlar.
Bakır (Cu) Fotosentezde karbonhidrat ve protein sentezine katılır. Bitkideki bakırın %70'i klorofildedir. Biyolojik azot fiksasyonunda görev alır.
Demir (Fe) Fotosentez ve solunumda katalizör görevi görür, ve şeker ve nişasta oluşumunda görev alır. Demir aynı zamanda diğer enzimleri aktive eder.
Mangan (Mn) Yağ asitleri sentezindeki enzimleri aktive eder, DNA ve RNA oluşturan enzimleri aktive eder. Fotosentezde sudan oksijen üretimine direk olarak katılır, klorofil oluşumunda görev aldığı sanılmaktadır. Mangan bakır ve çinko ile ilişki içindedir.
Molibden(Mo) Nitratı nitrite indirgeyen enzim nitrat redüktazın yapısında yer alır. Bitkiler nitratla gübrelendiğinde, amonyumla gübrelenilene oranla daha fazla molibdene ihtiyaç duyarlar. Baklagillerin biyolojik azot fiksasyonunda rol alan enzimin yapısında yer alır.
Çinko (Zn) Fizyolojik aktivitesi magnezyum ve mangana benzerdir, nişasta oluşumu ve RNA sentezini etkiler, protein sentezini hızlandırır.

 

Bitkiler Mineralleri Topraktan Hangi Formlarda Alırlar?

 

N NO3, NH4+
P H2PO4-
Ca Ca++
K K+
Fe Fe++,
Mg Mg++
Cu Cu++
Zn Zn++
Cl Cl-
S SO42-
B HBO32-
Mo HMoO4-

 

EN AZ OLAN ELEMENTİN ETKİSİ (MİNİMUM KANUNU)

Bitkiler azot, fosfor, potasyum kalsiyum,magnezyum, kükürt gibi ana elementler yanında demir, mangan, çinko, bakır, mangan, bor, molibden gibi mikro besin elementlerine de ihtiyaç duyarlar. Bu mikro besin maddeleri yeterince alınamazsa metabolizma ve büyümeleri zarar görür. Mikro besin elementlerinde çoğunlukla noksanlık belirtileri ortaya çıkmadan verim olumsuz etkilenir. Diğer bitki besin elementlerinin toprağa ne kadar verildiği önemli değildir (Grafikte sütunlar ile gösterilmiştir), toprakta en az bulunan element (grafikte Bor) bitki büyümesi ve veriminin miktarını belirler.

Bu nedenle, bitkinin azot, fosfor ve potasyumu alabilmesi için, diğer elementler Bor, Kalsiyum, bakır vb. elementlerin de aynı seviyeye getirilmesi gerekir. Aksi taktirde bitkiler en az olan element kadar diğer elementlerden faydalanabilir.

pH ETKİSİ

pH asitlik veya alkaliliğin 1-14 arasında ölçü birimidir. 7 nötral pH'yı gösterir, bunun altı asit, üzeri alkali karakterdir. Toprak pH'sı genel olarak 4,0 ile 8,5 arasında değişir.

pH'NIN BİTKİ BESİN ELEMENTİ ALINABİLİRLİĞİNE ETKİSİ
Topragın Ph degeri, besin elementlerinin kökler vastasıyle alımını dogrudan etkiler.Düşük pH'lı asidik topraklarda bakır, mangan, demir, bor ve çinkonun alınabilirliği artar; magnezyum, molibden, kalsiyum, fosfor ve potasyumun alınabilirliği azalır. Yüksek pH'lı alkali topraklarda ise mikro elementler demir, mangan, bor, çinko ve fosforun alınması zorlaşır. Örneğin pH 7.5'in üzerinde ise yapraklarda damarlar arası kloroz olan demir yetersizliği öncelikle beklenir. Toprak pH'sı 4.00 ile 8.5 arasında değişir. Şekildeki beyaz rengin genişliği besin elementinin maksimum alınabileceği sınırları göstermektedir. Geniş alanlar elementin daha fazla alınabilirliğini gösterir. Dar alanlarda alınabilirlik azalır. PH 6.5'de birçok element maksimum oranda alınabilir.

 

 

Gübreleme Nasıl Olmalıdır?

Bitki besin elementlerinin (N, P, K, S, Ca, Mg, Fe, Mn, Zn, Cu, Mo, Cl ve B bitkiler için mutlak gerekli bitki besin elementleri) toprakta yetersiz olduğu veya bitkiler tarafından alınamadığı durumlarda bitki besin elementlerinin takviyesi ve bitki tarafından kullanımını sağlamak amacıyla yapılan işleme gübreleme denir.

Mutlaka besin elementlerinin bitki tarafından alınabileceği en uygun gübreleme şekilleri seçilmelidir. Gübrelemeyi iki şekilde ele almak mümkündür;

1) Kimyasal (suni) gübreleme
2) Organik gübreleme

 

 

Kimyasal (Suni) Gübreleme

Toprakta eksik veya alınamayacak durumda olan bitki besin elementlerinin kimyasal (suni) yollarla elde edilmiş gübrelerle bitkinin kullanımına sunulması kimyasal gübreleme olarak adlandırılır. Kimyasal gübreleme sadece besin elementi eksikliğini gidermek için yapıldığından toprak yapısı göz önünde tutulmamaktadır.

Yoğun yapılan kimyasal gübreleme sonucunda toprakta organik madde miktarı ve dolayısıyla topraktaki humus oranı azalacak ve biyolojik aktivite, yani toprak canlılarının aktivitesi de azalıp verilen gübreler toprakta tutunamadığı için yıkanıp gidecektir. Bitki besin elementlerinin, bitkilerin alabileceği şekle dönüşmeleri duracak ve böylece toprağın fiziksel ve kimyasal özellikleri menfi manada bozulacaktır. Neticede toprağın üst kısımları kumlaşırken, alt kısımları da taşlaşacaktır (sertleşecektir).

Organik Gübreleme ve Organik Gübre Nedir ?

Organik gübreleri kendi aralarında 3 kısımda incelemek mümkündür;

  • Hayvan Gübresi (Sarma ve Kara Gübre)
  • Yeşil Gübreleme
  • Ferment Organik Gübre

1) Hayvan Gübresi (Samra ve Kara Gübre) :

Hayvan gübresi büyük baş hayvanların dışkılarının kontrolsüz şartlarda bekletilerek yakılmasıyla elde edilmektedir. Bu gübre nem içeriğinin fazla olması nedeniyle soğuk gübreler olarak adlandırılır.

  • Hayvan gübresi kontrollü bir fermantasyon prosesinden geçemediği için içerdiği organik madde kalitesi düşük olmakla birlikte hastalık yapıcı unsurları ve yabancı ot tohumlarını da içerdiği için faydası yanında zararı da bulunmaktadır.
  • Yanma esnasında, içerdiği besin elementlerin bir kısmının uçması ve bir kısmının da yıkanması sonucu, içeriği fakirleşir. Aynı zamanda içerisinde yabancı ot tohumu NEMATOD ( PATETESLEME) gibi hastalık yapıcı unsurları bünyesinde bulundurması mümkündür.
  • Genellikle tarla tarımı yapılan yerlerde uygulanan ve ağırlıkla toprağa azot kazandırmak amacıyla yapılan gübreleme şeklidir. Bu gübreleme şeklinde toprağa dikilen bitki yeşil iken, toprak işlenir ve toprakla karıştırılmak suretiyle gübreleme gerçekleşir.
  • Bu uygulama genellikle yeterli su koşullarında uygulanmaktadır.  Burada en çok yonca bitkisi yeşil gübre bitkisi olarak kullanılır.

3) Ferment Organik Gübre :

Organik maddelerden, kontrol altında fermantasyon işleminden geçirilerek elde edilir. Maksat humus oluşumundaki bütün bio-kimyasal reaksiyon zincirlerinin tabi olarak tezahür etmesi, böylece hümik/fülvik asitlerin açığa çıkması ve nihayetinde humus komplekslerinin oluşmasıdır.

Böyle bir fermantasyon prosesinden geçirilmiş, içerik olarak bol miktarda organik madde, organik madde derivativleri ve bitki için gerekli bütün elementleri içeren tabi bir gübre oluşur.
pH değeri 7 civarındadır. Yani asidik özelliği olmadığı gibi, ayrıca %300 civarında nem tutma özelliği kazanır.

  • Hastalık unsurları içermez.
  • Toprağın yapısını düzeltici özelliği yanında, bitki ve toprak arasında besin alış verişinde büfer özelliğine haizdir.
  • Toprağı ve çevreyi kirletmez.

Bu durum topraklarımızda;

  • Tuz konsantrasyonun yükselmesine,
  • Mikroorganizma faaliyetlerinin azalmasına,
  • Yeraltı sularının kirlenmesine,
  • Kimyasal olarak verilen gübrelerin topraktan çabucak yıkanmasına,
  • Verim ve elde edilen ürünün kalitesinin düşmesine,
  • Erozyonla toprak kaybına neden olacaktır.

Bu zararları ortadan kaldırabilmek için, topraklarımızın organik madde ihtiyacını karşılamak üzere ORGANİK GÜBRELEME yapmamız ŞARTTIR.

 


ETİKETLER: ORGANİK GÜBRE,TOPRAK DÜZENLEYİCİSİ YAPIMI,LEONARDİT GÜBRE,TOZ GÜBRE ÜRETİMİ,HUMİK ASİT YAPIMI,ORGANİK GÜBRE FORMÜLLERİ,TOPRAK DÜZENLEYİCİSİ NASIL KULLANILIR,ORGANİK GÜBRE ÜRETİMİ.

                                                                  HAMMADDELER ANSİKLOPEDİSİ